Tarih: Haziran 14, 2025 Yazar: Yorum: 0 yorum

Uzun yol

"Hayat, bazı şeyleri doğrudan değil, ufak işaretlerle gösterir."

Dün gece bir rüya gördüm.

Boş bir arazideyim. İnişli çıkışlı. Arada bir yeşil tarlalar var. Bazen de ağaçlık alanlar. 

Elimde bir 1,5 litrelik bir su şişesi var. Hiç açılmamış. Susamış bir halimde yok ama şişe elimde.

Bir yerlere gitmeye çalışıyorum ama nasıl gideceğimi bilmiyorum. Kimin yanına ya da nereye gideceğim hakkında hiç bir fikrim yok. Aklımda sadece bir yere gitme düşüncesi var.

O sırada bir yol ayrımında duruyorum. Yol sağa ve sola ayrılıyor. Yolda bir direk ve üzerinde iki tane tabela var. Ankara' daki sokak tabelalarının aynısından. Birinde 1.Cadde diğerinde ise 7.Cadde yazıyor. Acaba nereden gideyim derken, direğe yaslanmış küçük bir çocuk görüyorum.



Çocuk "7.Cadde daha uzun, 1.Cadde ise daha kısa. Birini seç diyor." 

Tam 1.Cadde yazan yola doğru adım atıyorum ki, çocuk "Ben olsam 7.Cadde' den giderdim." diyor.

"Niye ki, orası daha uzun demedin mi?

"Eve ama harika bir yol. 1.Cadde' den gidersen boş, kurak bir arazide, dümdüz bir yoldan 1 saatte gidersin. 7.Cadde de ise ormanlık alanın içinden, dere kenarından, güzel bir göl manzarasından, eşsiz ağaçların arasından, kuş cıvıltıları içinde harika rengarenk bir yolculuk yaparsın. 7 saatte gidersin."

Çocuğa baktım ve "Benim acelem var. 1 saatte gitmek varken neden 7 saatte gideyim." diyorum ve 1.Caddeye dalıyorum. Çocuk "O zaman o suya ihtiyacın olmayacak bana ver?" diyor. Elimdeki şişeye bakıp, "Bunu niye taşıyorum ki zaten?" deyip, çocuğun eline tutuşturuyorum.

Tam da çocuğun dediği gibi 1 saat sonra büyük bir meydana ulaşıyorum. Etrafta bir kaç bina var. Binaların dışında oturacak masa ve sandalyeler var. Bir sürü insan oturmuş sohbet ediyorlar. Boş bir sandalyeye ben de oturuyorum. Bir sınavdan bahsediyorlar. Öğretmen birazdan gelecek diyorlar.

Meydan da bir adam beliriyor. Beyaz takım elbiseli. Herkes çevresinde toplanıyor. Tek sıra olup karşısında bir şeyler söylüyorlar. Sıranın en önüne geçip olup biteni anlamaya çalışıyorum. Yanıma bir kadın yaklaşıyor. O da sıraya girmemiş.. "Burada ne oluyor?" diye soruyorum kadına. "Öğretmen sınav yapıyor." diyor. "Ne sınavı?" diye soruyorum. "Okula giriş için sözlü sınav" diyor kadın. "Ne okulu bu?" diye yeniden soruyorum. "Herkesin girmek istediği okul" diyor kadın. Öğretmeni dinliyorum. En ön sıradaki bir çocuğa yolda gördüğü orman, ağaçlar, dere, göl, kuşlar, hayvanlar hakkında soru soruyor. Çocuk her sorulana yanıt veriyor. Elindeki pet şişe ile boş su kaplarını doldurduğunu anlatıyor. Öğretmen elindeki kağıda bir şeyler yazıyor. Eğilip, bakıyorum. Geçti, yazıyor. Sıradaki yaşlı kadın geliyor. Öğretmen benzer soruları ona da soruyor. Yaşlı kadın, soruların hiç birini cevaplayamıyor. Öğretmen elindeki kağıda "Kaldı" yazıyor. Daha sonrasında bir şeyler daha yazıyor ama onları göremiyorum.  Nasıl olduysa birden sıranın en başında duruyorum. Öğretmen bana da sorular soruyor. Ama sorduğu hiç bir soruyu bilemiyorum. Başını kaldırıp, "1.Caddeden mi geldin?" diyor. "Evet" diyorum. Öğretmen "Bu okulda öğreneceklerin 7.Cadde ile ilgiliydi. 1.Caddeden gelenler, Kimya sınavına giren ama hiç  çalışmamış öğrenciler gibidir. Hazırlıksız gelmişsin. Ön hazırlığı geçemedin." deyip elime bir kağıt tutuşturuyor. Kağıtta, "Kaldı" yazıyor. "Hayatın tadını bilmiyor. Öğrenmek de istemiyor. Öğrenci olamaz" diye bir not var.

Başımı kaldırıp bakıyorum. Öğretmen birden değişiyor. Yol ayırımındaki çocuk oluyor. "Senin için tabelanın üzerine işaret koymuştum." diyor ve elindeki pet şişeyi bana uzatıyor.

Uyanıyorum.



Önder Güngör / Ankara / 14 Haziran 2025



0 Yorum:

Yorum Gönder